EYNELLİ KÖYÜ
  Hz. muhammed(s.a.v)
 

insanlar! Biz sizi, bir erkekle bir dişiden yarattık.Ve örfler yoluyla tanışıp kaynaşasınız diye sizi milletlere, boylara ayırdık. Hiç kuşkusuz, ALLAH katında en seçkininiz, kötülüklerden en çok korunanınızdır. ALLAH her şeyi bilir, her şeyden haberdardır.

YUSUF suresi, ayet 86 : Dedi ki: Ben, içimi doldurup taşan özlemimi, kederimi ALLAH'a arz ederim. Ve ALLAH'ın yardımıyla sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim.

ALİ  İMRAN suresi, ayet 139 : Gevşemeyin, tasalanmayın. Eğer inanıyorsanız üstün olan sizsiniz.

            Hz.MEVLANA anlatıyor; Ben, gönül ile yürüdüm. MUSA, sarayı terk etti. İSA, kainatta noktayı buldu. Hz. MUHAMMED; çölü yol etti, kumu BİR etti, ADEM'den bu güne alemi bağlattı.

" Yolumu almayan, kulumu bilmeyen, BENİ anmayan; koltukta da olsa, taht'a da kurulsa, samandan ayrıntısı yoktur,” der, ALLAH'ım.

ENBİYA suresi, ayetler 1,2,3,4 : Yaklaştı insanlara hesapları. Ve onlar hala gaflet içinde yüz çevirip durmadalar. Rablerinden kendilerine ulaşan, söze bürünmüş her yeni öğüt ve hatırlatmayı ancak eğlenerek dinliyorlar. Kalpleri hep oyun ve oyalanmada. O zulüm sergileyenler, şu yolda bir fısıldaşmayı iyice koyulaştırdılar; " Bu adam sizin gibi bir insandan başkası değil. Gözünüz baka baka büyüye mi gidiyorsunuz! " Dedi ki; " Rabbim, gökteki sözü de, yerdeki sözü de bilir. O, her şeyi duyan, her şeyi bilendir.

ALİ  İMRAN suresi, ayetler 103,104 : Hep birlikte ALLAH'ın ipine yapışın, fırkalara bölünüp parçalanmayın; ALLAH'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Birbirinizin düşmanı idiniz, Allah kalplerinizi uzlaştırıp kaynaştırdı da O'nun nimeti sayesinde kardeşler haline geldiniz. Ateşten bir çukurun kenarında idiniz; sizi oradan kurtardı. Allah size ayetlerini bu şekilde açıklıyor ki, doğruya ve güzele yol bulasınız. İçinizden hayra çağıran, doğruyu-güzeli emreden, kötü ve çirkinden alıkoyan bir topluluk olsun. Kurtuluş ve zafere eren işte onlardır.

ALİ  İMRAN suresi, ayet 187: ALLAH, kendilerine kitap verilenlerden şu yolda misak almıştı: " Onu insanlara mutlaka açık-seçik bildireceksiniz, onu saklamayacaksınız”. Ama onlar Kitap'ı sırtlarının gerisine attılar, basit bir ücret karşılığı onu sattılar. Ne kötü şey satın alıyorlar.

            (  Hak görevine, ALLAH rızası için sen de eğil! Konuya her giren, ASLINI her bilen; ALLAH rızası için görevini bilsin, kendini varedilmiş olmanın mutluluğunda görsün. Desin ki;” Alacağım, aldığım kadar vereceğim!” Ne bilirsen, ne kadar görürsen vermeye çalış.)

            ( Vergiyi tasarrufun altına alamazsın, alırsan bulamazsın, gerçek yaratılışta açıktır. Sen, sende olanın,” Senin mülkündür "diyebilirmisin? )

(  Bilenden korkmayalım, bilmeyene de nasihat vermeyelim. ULU da olsa, dolu da olsa kişi, hatasını bilmezse ALLAH tarafından kulağı da çekilir, tokadı da vurulur.)          

          

 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol